Sizi Tekrar Görmek / Marc Levy | Kitap Yorumu

01:00




Kitap Adı: Sizi Tekrar Görmek ( Et si c'ètait vrai #2 )
Yazarı: Marc Levy
Orijinal Adı: Vous Revoir
İngilizce Adı: Finding You
Sayfa Sayısı: 288
Yayınevi: Can Yayınları
Puanım: 4/5
Goodreads Puanı: 3,6/5

Arka Kapak:

Geride kalan kalbinizse, mutlaka geri dönersiniz...
Marc Levy'nin aylarca liste başında kalan ve tüm dünyada milyonlarca satan romanı Keşke Gerçek Olsa'nın devamı niteliğindeki Sizi Tekrar Görmek, ilki kadar sürprizlerle dolu bir peri masalı. Başarılı mimar Arthur ile idealist doktor Lauren'in aşkları kaldığı yerden devam ediyor; hayalle gerçek arasında gidip gelen yaşamları yine San Francısco'da kesişiyor. Gücünden hiçbir şey yitirmeyen aşkları bu kez de beklenmedik engellerle karşı karşıya.
Yaşam size ikinci bir şans tanısaydı, bunu sonuna kadar kullanmak için tüm tehlikeleri göze alır mıydınız? Marc Levy, bu sorunun yanıtını ararken, düşlerini yitiren çağımız insanına, aşkın yüceltildiği bir güzelleme sunuyor. 






"Onu hâlâ düşünüyor musun?" diye sordu Paul.
Yanıt vermek yerine Arthur pencereyi açtı; ılık bir hava doldu arabanın içine.
Paul, bir mikrofonu test edermişçesine dikiz aynasına vurdu.
"Bir, iki, bir, iki, üç, evet çalışıyor, bekle bir deneme daha yapacağım... Onu hâlâ düşünüyor musun?"
"Düşündüğüm oluyor," diye yanıtladı Arthur.
"Sık mı?"
"Biraz sabahları, biraz öğlenleri, biraz akşamları, biraz da geceleri."


Birinci kitabını okuduğum gibi beni ikinci kitaba sürükleyen bir seri oldu bu, Lauren'in bundan sonraki hayatını merak etmekten kendimi alamadım. Ancak daha ilk sayfadan, nasıl yani, olmuş olabilirim, çünkü çok hızlı bir girişle başlamış yazar ve tabii aynı zamanda benim de hiç beklemediğim bir başlangıç oldu. İlk kitapta da elbet her şey güllük gülistanlık bir durum söz konusu değildi, ama her şeyin daha iyi olabileceğini tahmin ediyordum ben yine de ve hatta eğer okumamış olsaydım da böyle devam edeceğini düşünürdüm. Bu yüzden iyi ki başlamışım diyorum kitaba.
Serinin ikinci kitabı da benim için birinci kitabıyla aynıydı, yani ondan ne fazla ne de eksik sevdim. Bir de yazar birinci kitabından çok sonra yazmış ikinci kitabı. Birinci kitabı çok sevilince sanırım ikinci kitabı da seneler sonra yazma kararı vermiş. Bence çok da iyi olmuş. Bu seriyi sevdim ben çünkü.
Kitapta Arthur'un düşüncelerini çok güzel oturtmuştu yazar. Yani onun yapmakta olduklarına başta bir anlam veremesem de sayfalar ilerledikçe hepsi rayına oturdu ve ben de bunun nedenini anlayabildim sonunda. Ki ben ne yalan söyleyeyim o tarafı hiç düşünmeden mutlu mesut diyordum, ama işin bir de diğer tarafı olduğu sonradan aklıma geldi. Bu nedenle bence zaten kesinlikle ikinci kitabı yazılmalıydı, yazıldıysa da böyle yazılmalıydı. Ayrıca yazarın kurgulama tekniği benim hoşuma gitti, her ne kadar arada klişelik durumlar da olsa bunu törpülemeyi başarmış bence.
Lauren'e o koma hayatından hiçbir şey anlatılmamış olması beni başta gerçekten şaşkına uğrattı ve neden diye söylendim sürekli ama dediğim gibi bir neden vardı elbet işin içinde. Belki de yazarın bu ikinci kitabı yazma sebebi bile diyebiliriz biz buna.
Kitaptaki diğer karakterleri de ben Arthur ve Lauren kadar sevdim. Paul'u zaten sevdiğimi birinci kitapta bahsetmiştim, ama bu kitapta devreye yine Pilguez'in de girmesiyle kitap benim için daha da heyecanlı bir hâl aldı. Hatta onun girdiği sahnede gülümsemekten kendimi alamadım. Ve yine bahsedemiyorum ondan ama o bölüm de beni çok etkiledi. Ne olduğunu okuyunca eminim anlayacaksınız.
Serinin ikinci kitabını da birinci kitabı okuduysanız tavsiye ederim, bence tam tadında güzel bir seri, okumak isteyenler için.






"Komadan çıktığımda, o oradaydı; elimi ilk kez kıpırdattığımda, beni rahatlatmak için elimi o tuttu; gecenin ortasında en ufak kıpırtımda yine o yanımdaydı..."



"Bütün bu zaman zarfında birine sadık kalınabilir, öyle mi?"
"O biri hayatınızın kadınıysa, beklemeye değer değil mi?"
"Yani yalnız değilsiniz!"
"Kalbim değil."



Bazı anlar sonsuza dek aklına kazınır insanın.



"Güven, dünyadaki en değerli ve aynı zamanda en hassas şeydir. Onsuz hiçbir şey mümkün olmaz."

You Might Also Like

0 yorum

Like us on Facebook

Flickr Images